EMO YÖNETİM KURULU ÜYESİ MEHMET ÖZDAĞ; DİJİTAL PLATFORMLARDA BİLGİNİN KONTROLÜ VE TEKELLEŞMEYİ ANLATTI…

EMO YÖNETİM KURULU ÜYESİ MEHMET ÖZDAĞ; DİJİTAL PLATFORMLARDA BİLGİNİN KONTROLÜ VE TEKELLEŞMEYİ ANLATTI…

Samsun Elektrik Mühendisleri Odası yönetim kurulu üyesi Elektronik Mühendisi Mehmet Özdağ, bilgi çağında olduğumuzu “Dijital Platformlarda Bilginin Kontrolü ve Tekelleşmeyi” yaptığı bir sunumla anlattı.

MEHMET REBİİ ÖZDEMİR

Samsun Elektrik Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Üyesi Elektronik mühendisi Mehmet Özdağ, yaptığı sunumunun öne çıkan başlıkları şöyle;

“Suudi Arabistan eski Petrol bakanlarından Ahmed Zeki Yamani’nin bir sözüyle başlamak istiyorum. ‘Taş Devri Taş Tükendiği İçin Bitmedi! Petrolde                                           Petrol Tükendiği İçin Sona Ermeyecek’  başka gerekçelerle sona erecek. Çünkü çağ bilgi çağı. Dolaysıyla aslında bugün ülkelerin en önemli sermayesinin doğal kaynaklar ya da fosil kaynaklar olmadığını aslında bizde biliyoruz. Ülkelerin en önemli varlıkları artık, bizim entelektüel sermaye dediğimiz insan kaynakları ve o insan kaynağı ile üretilen, bilgi artık bugün ülkelerin en değerli varlıkları durumunda” diye konuştu.

İNTERNET PLATFORMUNDA BİLGİ KONTROLÜ NASIL SAĞLANIYOR?

Samsun EMO yönetim kurulu üyesi Özdağ, açıklamasını şöyle sürdürdü. “Şimdi Türkiye’de de aslında hani, bu bilginin ne kadar çok işlendiği ne kadar özgürce serbestçe dolaşabildiği üzerinden yaklaşımlar olması gerekirken, bu dijital platformlarda özellikle internet platformunda bilginin kontrolü, nasıl sağlanıyor? Kimler tarafından sağlanıyor? Biraz buna değinelim. Aslında buradaki kontrolden amaç, iyileştirmek yolunda engelleri ortadan kaldırarak, demokratikleşmeye bilginin özgürce üretilmesine, endüstriyel sanayi gelişimine toplumun refah düzeyinin kalkınmasına dönük mü yoksa başka bir şey mi onun sonuçlarına birlikte bakalım.  İlk olarak 2007 yılında 5651 sayılı internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ve bu yayınlar yoluyla işlenen suçlarla mücadele edilmesi hakkında kanun, 2007 yılında kabul ediliyor.  2007 yılında kabulünden bu yana tam 19 kez değişikliğe uğruyor. Ve maalesef her bir değişiklikten sonra da internet sansür mekanizması her değişiklikten sonra daha canlı, daha işleme devam ediyor. Bunlardan iki tane kritik kırılma noktası var. Bir tanesi 2014 yılında bizim işte, internet adres çubuğuna yazdığımız ve bizi gideceğimiz yere, yönlendiren aslında doğrudan, doğruya erişimi engelleyen URL bazlı erişimin engellenmesi, 2020 yılında da işlevinin yayından kaldırılması, bu 19 temel değişiklik; işin ilginci şu, TBMM’ne son dört yılda biraz daha hani hem amatörce hem de kendi ilgilendiğim alanlar üzerinden profesyonelce takip ettiğimiz söyleyebilirim” şeklinde ifade etti.

İNTERNET ORTAMINDAKİ SANSÜR MEKANİZMASI GİYOTİN GİBİ ÇALIŞIYOR!

“TBMM’de birçok komisyon var. Aslında bizim meslek odalarımızda dahili komisyonlar olduğu gibi, aslında TBMM’de de dahili komisyon yerine geçen komisyonlar var. Genel kurul var. Ama onun ötesinde de örneğin mü silaj gibi konularla karşılaşıldığında ihtiyaç, üzerine kurulan komisyonlar ve araştırma komisyonları var. Amma velakin, bütün dünya bilgi üzerinde dönerken ve bu ülke 2007 yılında internet ortamıyla ilgili bir kanun çıkartırken, henüz TBMM’inde buna ilişkin, komisyon kurulmamış. Yani TBMM’de ilk kez konuya ilişkin, Temmuz 2020 yılında kurulmuş, adı da dijital mecralar komisyonu ve bu komisyon bir kere bile toplanmamış. O kadar toplanmamış ki, en son biraz sonra görüşeceğimiz, 18 Ekim 2022’de yani bundan 4 gün önce resmi gazetede yayınlanan, kanun maddeleri bile, bu komisyonda görüşülmemiş adalet komisyonunda görüşülmüş. Dolayısıyla, yok hükmünde bir komisyon, yani yasamanın süreci iyileştirme adına nereden baktığını göstermek için ilginç geldiği için buraya koydum” diye konuşan, Mehmet Özdağ, 7418 sayılı basın kanunu ile bazı değişikliklelri şöyle anlatıyor.

“Bunu da merak ediyorum TBMM’nin Web sayfasında komisyonlar var. Merak ettim ne kadar toplanmış diye. Toplanmamışlığını da oradan buldum. Son olarak da 7418 sayılı basın kanunu ile bazı kanunlar değişiklik yapılmasına dair kanun adı altında aslında iktidar çevrelerinin rejim çevrelerinin dezenformasyonla mücadele kanun yasası muhalefetin ya da bizlerin ya da halkın doğrudan doğruya sansür yasası olarak bildiği yasa, 18 Ekim 2022 tarihinde TBMM’de ki kabulünden 2 gün sonra cumhurbaşkanı tarafından onaylanarak resmi gazetede yayınlandı ve yürürlüğe girdi. Bu kanun 7418 sayılı kanun içerisinde 5187 sayılı basın kanunu ve 5651 sayılı biraz önceki bahsettiğim 19 kez değişikliğe uğratılıp, bugünlere getiren, internet ortamıyla ilgili olan o kanunda dahil olmak üzere, toplam 7 kanun da değişiklik yapan bir kanun. Bir Kere daha söylüyorum bu yasal düzenlemeler tamamen internet ortamındaki sansür mekanizmasının giyotin gibi çalışarak her daim daha canlı daha aktif hale gelmesine dönük yani yasamanın bilginin kontrolü üzerindeki, tek şeyi Türkiye’de ki uygulaması böyle olmuştur. Yürütmenin rolü ne olmuştur?  Yürütmede kim neyi yürütüyor? Türkiye’de nasıl bir şey var? Yani, dijital platformlarla ilgili, internet ortamıyla ilgili kim ne yapıyor? O sorunun yanıtı aslında çok karışık.  Gerçekten çok karışık” ifadelerde bulundu.

KEMAL DERVİŞ İLE BU ÜLKEDE ÜST KURULLAR DÖNEMİ BAŞLADI!

EMO Samsun yönetim kurulu üyesi Özdağ; “Eskiden bir ulaştırma bakanlığı vardı. Eskiden eski zamanlarımızdan, o ulaştırma bakanlığı, bununla ilgili süreçlerin tümünden sorumluydu. İlgili kurum kuruluşlarla bağlantılar kuruyordu.  Kemal Derviş ile birlikte o yıllarda, Türkiye’de üst kurullar dönemi başladı. Yani rejim değişmeden önce, o rejimin öncülleriyle neydi onlar üst kurullar, bu üst kurullardan bir tanesi de bilgi teknolojileri iletişim kurumuydu. Ama 2018 yılında fiilen yani 2017 yılında referandumla, ama 2018 Ağustos’un da fiilen Türkiye Cumhuriyeti devletinin rejimi değiştikten sonra aslında bakanlıklarında çok fazla bir hükmü yok. Bunu da nereden anlıyoruz. Cumhurbaşkanlığına doğrudan bağlı memurlardan oluşturulan, ofislerden anlıyoruz. Ne ofisi dijital ofis, cumhurbaşkanlığında dijital ofis var. İş görevlerini yazıyoruz orada. 2. Bilim Teknoloji ve yenilik politikaları kurulu, başkanlık kurulunun görevleri Ar-Ge, bilgi toplumunun oluşturulması ve stratejik tavsiyelerde bulunmak. Gene cumhurbaşkanlığına bağlı strateji ilçe başkanlığı var. Yine bu dijital programlarla ilgili. Bilgi teknolojileri iletişim kurumu var ancak bu bilgi teknolojileri iletişim kurumu ulaştırma bakanlığı ile direkt ilişkili. Aslında bu kurumlar, yani bu üst kurullar, yasa gereği kuruluş yasaları gereği özerk, bağımsız, hiçbir bakanlığa doğrudan bağlı kurumlar kurullar değildir” dedi.

BASIN YASASI VARKEN 7418’E NEDEN İHTİYAÇ DUYULDU?

5651 sayılı yasa varken, basın yasaları varken 7418’e niye ek ihtiyaç duyulduğu hususunda şu açıklamaları yaptı. “Bu kadar engelleme varken, herkes özellikle kamu kurumlarının üst düzey şahsiyetlerin itibarları onurları söz konusu iken ve ortaya konulan bütün talepler, sorgusuz sualsiz engellenirken, basın yasası varken, 5651 varken, yani mahkemeye bile gerek kalmaksızın, emniyet müdürlüklerinin soruşturma zabıtlarıyla, mahkemeye çıkartılmadan insanlar aylarca içerde tutulurken, yargılanmadan tutulurken, hâkim yüzü görmeden tutulurken, neden 7418’e ihtiyaç duyuldu? Onu da dün adliyede tesadüfen yine bana göre, sebeplerden bir tanesi de bu!  Bu sunumu hazırlarken iki tane şeyden faydalandım. Bir tanesi bu ifade özgürlüğü derneğinin engellenen raporuydu. Diğeri de bu rapor. Bu raporda uluslararası basın enstitüsünün 2 Mart 2021 de yayınladığı rapor, yenisi yayınlanmadı çünkü takip ediyorum. Bu raporda, yayıncılar A ve B grubu olarak, iki tane kategoriye ayrılmış, A grubu yayıncılar bağımsız yayın yapan medya organları. İşte Sözcü, Evrensel, Cumhuriyet ve Bir gün gibi yazılı basın medya, Diken, Duvar gazetesi gibi hepsi bu A kategoriye konmuş, Hürriyet, Sabah, CNN, Yeni Akit, Yeni Şafak bunlarda B kategorisine konmuş. Bu rapor yüzbinlerce sayfa, internet taraması, yüzbinlerce video taraması sonucu ortaya çıkan rapor. Hepsinin nasıl hazırlandığı var Uluslararası basın örgütünün. Diyor ki, bağımsız yayıncıların, sosyal medyadaki etkileşimi iktidar medyasına kıyasla % 16,5 daha fazla. Hele hele Facebook’ta bağımsız medyanın etki oranı 5 kat daha fazla havuz medyasından. Diyor ki, bütün engellemelere rağmen,  internet ortamında bağımsız medya, aylık 33.5 milyon kullanıcıya hakimken, bütün iktidar desteğine rağmen, iktidar basını 47.8 milyon kullanıcıya sahip. Dolayısıyla iktidar açısından bir risk var ortada, yani 5651 sayılı kanunla getirilen basın kanunuyla getirilen, engellemeler yetmiyor. Ne olursa olsun ayrıca bir sansür yasası getirilmesi gerekiyor. Bu benim şahsi görüşüm” diye konuştu

CESET SAKLAMAK İSTİYORSANIZ, GOOGLE’NİN ARAMA SAYFASININ İKİNCİ SAYFASINA GÖMÜN!

Elektronik Mühendisi Mehmet Özdağ konuşmasını şu ifadelerle sonlandırdı. “7418 sansür yasasının şifreleri de burada. Niçin bu sansür yasası? Bir sürü olanağın var zaten. Bir sürü argüman zaten. Hanginiz bir Twitter atarken eliniz korkusuz klavyeye gidiyor. Bir siyasi eleştiri yapacakken, Amasra ile ilgili bir tek cümle yazarken hanginiz, düşünmeden cesurca vicdanınızın sesini dinleyerek, Twit atabiliyorsunuz? Hangimiz yapabiliyoruz bunu? Yasadan önce bile. Hangimiz yapabiliyoruz. Buna rağmen bu yasa geldi. Çünkü sosyal medyada işler iktidarın istediği gibi havuza medyasının istediği gibi gitmediğini bu raporlar bize söylüyor. Kamu tarafında durum bu. Peki, şirketler ne yapıyor? Kim o şirketler? Google, Facebook, Youtube, Twitter sahipleri bunun gibi bir sürü bunları durumu ne? Onların durumu başka ülkelerde ki gibi değil. Türkiye’ye özgü. Uluslararası basın enstitüsü diyor ki, Türkiye’de okurların büyük bir çoğunluğu, hiçbir haber sitesine doğrudan gitmiyor. Amasra facia yazıyor, arama motoruna, bu arama motorunun kendisine getirdiği ilk aramaya tıklıyor. Olmadı ikinciye tıklıyor. En fazla 3.ye tıklıyor. Yani uluslararası basın enstitüsü bunu yüzdeleriyle veriyor. Diyor ki arama yapanların, % 80 ninden fazlası, ilk altı sonuçta kalıyor. Ve dolayısıyla şöyle bir atasözü yazıyor diyor ki; “Ceset Saklamak İstiyorsanız, Google’nin arama sayfasının ikinci sayfasına gömün” kimse bakmıyor. Google’ın ikinci sayfasına kimse bakmıyor. Türkiye’de ki görüntü bu. Peki, bu görüntüyü sermaye nasıl kullanıyor? İktidarla el ele sermaye nasıl kullanıyor? Burada tekelleşmeyi vereceğiz. Arama motoru mu? Ticaret motoru mu? Hepimizin koşulsuz kullandığı bir şeyden bahsediyoruz. En yaygın olanı Google, Google’nin yaptığı şu; kullanıcıların % 90,6’sı 3 adet iktidar yanlısı haber kuruluşuna veriyor. İlk dokuz sonucun neredeyse tamamı ve ilk üçü, % 90,6 oranında Hürriyet, Sabah, Milliyet CNN Google Amasra yazın, hatta bu araştırma yapılırken, 2 Mart 2021 tarihinde bu rapor yayınlandı. Dün gece denedim. Öyle değil artık çünkü AKP diye atıyorsunuz, siz AKP’nin resmi sayfası çıkıyor. CHP diye aratıyorsunuz CHP hakkında siz Akit’in veya Yeni Şafağın ya da başka adı bilinmeyen bir sayfanın CHP hakkındaki tükeniş CHP,   Altı Web sitesini dün gece merak ettim. Rapordan sonra hala öyle mi diye bu sefer iki medyaya yönlendiriyor birinci sırada” dedi.



HÜRRİYETÇİ EĞİİTİM-SEN; BOŞ, ÇAPULCU VE MANİPÜLATÖR ÖĞRETMEN UNVANLARINI VERENLERİ UNUTMAYACAĞIZ!

ÇOCUKLARIMIZA BAYRAM SEVİNCİNİ YAŞATTIRMAYAN BU LİYAKATSIZLIKLA OKULLAR YÖNETİLEMEZ!

Eğitim-İş'ten tepki: Öğretmenlik meslek kanunu eğitim emekçileri için hüsrandır...

Panama'da bir gemide 616 paket kokain ele geçirildi: Varış noktası Mersin

Atakum Belediyesi’nde tüm personele PCR testi

2 ŞUBAT DÜNYA SULAK ALANLAR GÜNÜ

ÇİN'li YOLCU THY UÇAĞINDAN İNDİRİLDİ

DÜNYA KORONA VİRÜSÜNE KARŞI TEYAKKUZDA

Türk Bayrağına Irkçı Saldırı

Trump'tan 'yeni İran stratejisi' açıklaması

Samsun Ziraat Mühendisleri Başak Balosunda bir araya geldiler

Kuzey Kültürevi geleneksel kahvaltıda bugünde bir araya geldiler!

CHP Samsun gençllik kollarından; “Bilgi Teknolojileri Kurumu hakkında suç duyurusunda bulunuldu

Samsun’un Asarcık ilçesi Musaağa mahalle sakinleri fabrikanın atık sularından nefes alamıyoruz

ELİF KÖSE; VETERİNER HEKİMLER ŞİDDETE MARUZ KALIYOR, YETKİLİLER SADECE GEÇMİŞ OLSUN DİLEKLERİNİ İLETİYOR!

ADD SAMSUN ŞUBESİNDEN 23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI ETKİNLİKLERİ!

ROTARY’DE YENİ DÖNEM MOTTOSU; ‘DÜNYAYA UMUT OL’

SAMSUN DEVRİMCİ 78'LİLER DERNEĞİ BAŞKANI AKŞAN; DOSTALAR YOLDAŞLAR KARDEŞLER!

Mutluluğa yelken açtılar

BAFRA’DA YAMAÇ PARAŞÜTÜ KURSU BAŞLIYOR

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Samsun’dan İktidara ve yandaş sendikalara dikkat edin masada bizde varız.

CHP Samsun İl Örgütü tarafından Yeliz lakaplı Ahmet Hamdi Çamlı hakkında suç duyurusunda bulunuldu.

TÜRK-İŞ işçileri yağmur altında AKP il başkanlığı önünde haklarını istediler!

KESK ve DİSK Emekli-Sen Samsun şubeleri; “Bir kez daha söylüyoruz, kaynak saraydadır, kaynak makam araçlarındadır!”

BİRLEŞİK KAMU-İŞ SAMSUN ŞUBE BAŞKANI KUBİLAY ALTUNTAŞ: “TÜİK İSTATİSTİK DEĞİL HAZIROLDAKİ EMİR ERİ KURUMUDUR!”

KESK Samsun şubeler platformu: “Katliamlara ve ölümlere teslim olmayacağız!”

Samsun üniversite öğrencilerinden Leman dergisine destek!

CHP Havza ilçe örgütünden emekliye, emekçiye, üreten çiftçinin sefaletine hayır yürüyüş ve mitingi!

Yapı- Yol Sen Samsun Şube sekreteri, Uğurcan Albak; “Bugünkü kamu idaresi, liyakati ve mesleki başarıyı yok saymakta!”

Samsun Emek Barış ve Demokrasi Güçleri Orta Doğu’da ki emperyalist barbarlığın durması için yürüdüler

MERKEZ SAĞ PARTİ (MSP) SAMSUN’DA HIZLA ÖRGÜTLENİYOR

ÇYDD SAMSUN GENÇLİĞİNE SİBER GÜVENLİK KONUSUNDA PANEL!

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Samsun’dan İktidara ve yandaş sendikalara dikkat edin masada bizde varız.

CHP Samsun İl Örgütü tarafından Yeliz lakaplı Ahmet Hamdi Çamlı hakkında suç duyurusunda bulunuldu.

Tez-Koop-İş Sendikası Samsun şubesinden grev hazırlığı!

Samsun CHP İl örgütü; Partimiz, adaleti, şeffaflığı ve halkla yönetme kültürünü inşa eden umut merkezidir.

Samsun’da Değişim Elçileri grubundan Kocadağ’ın betonlaşmasına tepki.

TÜRK-İŞ işçileri yağmur altında AKP il başkanlığı önünde haklarını istediler!

KESK ve DİSK Emekli-Sen Samsun şubeleri; “Bir kez daha söylüyoruz, kaynak saraydadır, kaynak makam araçlarındadır!”

Tarım Orkam-Sen Samsun şube başkanı Erdem Avcı: “Birileri hala hiç sıkılmadan “tarihi başarı, tarihi kazanım” nutukları atmaya devam ediyorlar!”

BİRLEŞİK KAMU-İŞ SAMSUN ŞUBE BAŞKANI KUBİLAY ALTUNTAŞ: “TÜİK İSTATİSTİK DEĞİL HAZIROLDAKİ EMİR ERİ KURUMUDUR!”

KESK Samsun şubeler platformu: “Katliamlara ve ölümlere teslim olmayacağız!”

Samsun üniversite öğrencilerinden Leman dergisine destek!

TÜRK-İŞ Samsun temsilcisi Fatih Köymen: “Gerçekleri görmek istiyorsanız TÜİK’in raporlarına değil işçinin boş tenceresine bakın.”

CHP’li Samsun Milletvekili Murat Çan, Terme’de ki çeltik üreticilerinin sorunlarını dinledi.

DİSK Emekli-Sen Samsun ve Atakum Şubeleri adına başkanı Kutlu; “Kaynak var, zam yok, hakkımız var, tanıyan yok, adalet yoksa sendikamız var.

CHP Atakum İlçe örgütü tarafından Adalet Emek ve Demokrasi Forumu gerçekleştirildi.

DİSK Emekli-Sen Karadeniz şubeleri Samsun’dan sendikal mücadele çağrısında bulundular.

CHP Havza ilçe örgütünden emekliye, emekçiye, üreten çiftçinin sefaletine hayır yürüyüş ve mitingi!

CHP Çarşamba ilçe örgütünden siyasi ekonomik zulme son yürüyüşü

Yapı- Yol Sen Samsun Şube sekreteri, Uğurcan Albak; “Bugünkü kamu idaresi, liyakati ve mesleki başarıyı yok saymakta!”

Samsun Emek Barış ve Demokrasi Güçleri Orta Doğu’da ki emperyalist barbarlığın durması için yürüdüler

Tez-Koop-İş Samsun Şube başkanı Tarık Sayın güven tazeledi!

Tüm Bel-Sen Samsun Şubesinden İktidar ile yandaş sendika arasındaki 8. Dönem TİS için danışıklı dövüşe tepki!

Yol-İş sendikası 1 nolu şube başkanı Şaban Çılgın: “Maaşlarımızla 1 ayı değil, bir haftayı bile çıkaramıyoruz!”

SES Samsun şube başkanı Şuayip Zobalı; “Grevsiz toplu sözleşme yapmaya zorlanarak sendika hakkı sınırlandırılmıştır.”

Samsun’da ki SAMÇEP, Tarım Orkam-Sen, KESK ve TMMOB’dan Zeytin Yasasına tepki!

CHP Samsun il örgütünden “Ekonomi ve Güvenlik Politikaları” paneli!

SAĞLIK BAKANLIĞI’NA SESLENİYORUZ: HALKA VE SAĞLIK ÇALIŞANLARINA EZİYET OLAN BU YÖNETMELİĞİ GERİ ÇEKİN!

Samsun Üniversite öğrencilerinden İsrail’in İran ve Filistin’e saldırılarına tepki!

BES Samsun şube başkanı Bahtiyar Akıncı: “Yoksullaştırma politikaları en çok kadınları ve çocukları mağdur ediyor!”

CHP Samsun İl başkanı Mehmet Özdağ; “MESEM uygulaması çocuk emeğinin sömürülmesine iş cinayetlerine dönüştü.”

Yükleniyor