Haber. Mehmet Rebii Özdemir
(SAMSUN) Yol-İş Sendikası Samsun 1 nolu şubesi Kara Yolları 7. Bölge Müdürlüğü önünde toplanarak 2025-2026 Toplu İş Sözleşmesi dönemine ilişkin bir basın açıklaması düzenlediler.
Yol-İş sendikası Samsun 1 nolu şube başkanı Şaban Çılgın yaptığı basın açıklamamasında şöyle dedi.
“Bugün burada kamuda çalışan işçiler olarak 2025-2026 yılını kapsayan Toplu İş Sözleşme sürecimizde, hükümet tarafından sunulan kabul edilemez teklifine karşı, tepkimizi hep birlikte dile getirmek için toplanmış bulunuyoruz. Burada, iş yerlerimizin önünden hükümete açık ve net çağrımızdır. Kamu Toplu İş Sözleşme sürecinde biz işçiler, sosyal diyaloğa dayalı, şeffaf ve çözüm odaklı bir yaklaşım görmek istedik. Ama ne yazık ki siz, işçinin sabrını sınadınız. Üç ay boyunca masaya hiçbir teklif getirmediniz. Uyardık: “Geçim şartları her geçen gün zorlaşıyor” dedik, görmezden geldiniz. Sabırla çözüm bekledik. En sonunda ise zar zor, lütufmuş gibi bir teklif sundunuz. Bu teklif bırakın kabul etmeyi, emeğimizi yok saymaktır. Bu nedenle verdiğiniz rakamları burada dile bile getirmeyeceğiz. Ne siz o teklifi vermiş olun, ne de biz duymuş olalım. Maaşlarımızla bir ayı değil, bir haftayı bile çıkaramıyoruz. Kiralar uçmuş, faturalar gelirken ellerimiz titriyor. Uykularımız kaçıyor. Çocuklarımızın beslenmesini, kitap defter masrafını karşılayamıyoruz. Geçim sıkıntısı bugün kamu işçisinin en yakıcı sorunu haline gelmiştir.”
Zordayız geçinemiyoruz.
Şu gerçek çok iyi bilinmelidir bu mesele yalnızca kamu işçisinin meselesi olmadığını vurgulayan Şaban Çılgın, açıklamasını şu ifadelerle sürdürdü.
“Hazine ve Maliye bakanı kulaklarını tıkamış, halktan, emekçiden kopmuş, bildiğini okuyor. Geçinemiyoruz dedik zordayız dedik defalarca anlattık uyardık yine uyarıyoruz, biz bu ülkenin üretim gücüyüz, binlerce çalışan kamu işçisiyiz, görmezden geldiğiniz alın teriyle çalışan işçiler kamu hizmetlerinin temel taşlarıdır. Gece, gündüz demeden her koşulda çalışan biz emekçiler sayesinde kamu düzeni aksatılmadan sürmektedir. Şu gerçek çok iyi bilinmelidir bu mesele yalnızca kamu işçisinin meselesi değil herkesin meselesidir. Kamuoyunun da bu adaletsizliğe ve aksayacak olan kamu hizmetlerine sessiz kalmayacağı bilinmelidir. Emekçiyi oyalamak belirsizlik içinde bekletmek sosyal barışa zarar verecektir. Biz işçilerin beklemeye oyalanmaya belirsizliğe tahammülü kalmamıştır. Emekçi üstüne düşen görevini yapmıştır, yapmaya devam etmektedir. Alın terini dökerek ülkesine milletine değer katmaktadır. Bizi yönetenlerde sosyal devletin gerektirdiği görevini yerine getirmelidir. Hükümet en kısa zamanda süreci saha fazla uzatmadan, işçinin, emekçinin hakkını vermeli adil ve kabul edilebilir biz çözümle sonlandırmalıdır” dedi.